CERRAHİ İLMİNİN KURULMASINDA MÜSLÜMANLARIN YERİ
#1

Müslüman hekimlerin cerrahîye olan ilgileri Yunan tıp kla-

siklerinin IX. yüzyılda Arapçaya çevrilmesiyle başlamıştır. Bu
tercümeler Yunan tıp bilimlerine karşı olan alâkayı da berabe-
rinde getirmiştir.
Zekeriya Râzî (841-926), Batıda Rhazeş olarak bilinir ve
çağının en büyük hekimidir. George Sarton şöyle yazmaktadır:
“Râzî Orta Çağların en büyük klinisyeni olmasının yanı sıra iyi
bir kimyager ve fizikçidir. Kadın hastalıkları ve doğum bilgisine
ve göz cerrahîsine büyük katkılarda bulunmuştur.” Razî, yara-
nın dikilmesinde ilk olarak ipek iplik kullanmış; kırıklar hakkın-
da bir çalışma hazırlamış, cerrahî üzerine bir eser yazmıştır.
Ebû Kasım el Zehrâvî ise ortaçağda rakipsiz bir kabiliyettir.
Diğer adıyla Abulcasis Batıda modern cerrahinin babası ola-
rak anılmaktadır. Donal Campbell’e göre: “Avrupa âlimlerinin
Zehrâvî ile ilgili dikkatini çeken şey, doğumda cenini kolaylıkla
çıkarmasıdır.”Ceninin ters doğumuna müdaheleyi” ilk defa o
bulmuştur.
Tarihte hemofiliyi ilk açıklayan hekim Zehravî’dir. Leğen
kemiği kırıklarının tedavisini ilk yapan kişidir.  Zehrâvî her türlü
göz ameliyatını yapmıştır.
Zehravî 200’den fazla âlet kullanmıştır ve çoğunun plânı
ve dizaynı kendisine aittir. Bu âletlerin farklı kullanılmasını de-
taylı olarak resmetmiştir. Kullandığı âletlerin şekillerini verdiği
için ameliyat târifleri net ve pratik açıdan değerlidir. Zehravî
cerrahî aletleri sistematik olarak sınıflandıran ilk hekimdir.
Zehravî tarafından sulu fıtık olarak adlandırılan hidrosel,
skrotumda sıvı birikimidir. Bu ameliyatın yapımı hakkında ge-
niş bilgi vermiş, kaç kişiyle çalışılması gerektiğini söylemiş ve
tedâvi sonrası yapılacak işlemleri yazmıştır.
Taş çıkarma ameliyatını geliştirmiştir. Bu ameliyat Arap
cerrahlar arasında yaygındı, ameliyat teknik bakımdan üstün
bir seviyeye çıkarılmıştı.
(Müslüman İlim Öncüleri, 131.s.)
  


Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar:
1 Ziyaretçi